İzmir’in Bayraklı ilçesinde yaşayan 56 yaşındaki Remzi Çopur, 8 Temmuz 2023 tarihinde göğsünde şiddetli ağrı şikayetiyle ilçedeki özel bir hastanenin acil servisine başvurdu.
Doktorlar, yüksek ihtimalle kalp krizi geçirdiğini belirterek acilen anjiyo yapılması gerektiğini ancak hastanede operasyon yapabilecek doktorun bulunmadığını ifade etti. Bu nedenle, dilaltı hapı verilen hasta ambulansla aynı şirketin Buca ilçesindeki hastaneye sevk edildi.
Ameliyat sonrası hastaneden ayrılmak isteyen Çopur, “acilden ambulans ile değil, kendisi haricen müracaat etmiş” şeklinde işlem yapıldığını fark ederek durumu hastane yönetimine bildirdi. Ücreti ödemeden ve belgeleri imzalamadan hastaneden çıkış yapamayacağı iletilince 29 bin 903 lira ödeme yaptı.
Hastaneden talep ettiği paranın iadesi için İzmir 10. Tüketici Mahkemesi’ne dava açan Çopur, muayene ücretinin faiziyle ödenmesine karar verildi.
Emekli Remzi Çopur, tedavi prosedürlerini bildiğini belirterek, “Sedye üzerindeyken ücret talep edildi. Ameliyattan önce acilde sedye üzerinde yatarken ‘ücret almamız lazım’ dediler. Can havliyle ‘ölüyorum burada, beni bir an önce kurtarın, ne ücreti’ dedim. Kredi kartımı alıp şifresini sordular, sonra ameliyathaneye çıkardılar.” şeklinde konuştu.
Çopur’un avukatı Ege Görkem Ertürk, Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliği’nde acil olarak yapılan müdahalelerin ücretsiz olduğunu belirterek, mahkemenin kararının emsal olduğunu vurguladı. Ertürk, “Müvekkilin acil servise müracaat ettiği, kalp ve kan değerleri belli. Mahkemece müvekkile uygulanan tedavinin acil hal kapsamında olduğu kararlaştırıldı. Özel hastanelerde ne yazık ki bu tarz uygulamalar insanların başına gelebiliyor. Tüketicilerin bu konuda dikkatli olması gerekiyor.” dedi.