Uzmanlar, grip aşısının özellikle risk gruplarında hayati öneme sahip olduğunu belirtirken maske kullanımı, el hijyeni, düzenli uyku ve dengeli beslenmenin hastalıklardan korunmada etkili yöntemler olduğunu vurguladılar.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Asuman İnan, okul sezonunun başlamasıyla solunum yolu enfeksiyonu hastalıklarında artış gözlendiğini söyledi. Vakaların başında grip olarak bilinen “influenza” virüsünün geldiğini belirten İnan, grip aşısının sağlıklı kişilerde basit bir enfeksiyon olarak geçirilebileceğini ancak riskli gruplarda ciddi komplikasyonlara neden olabileceğini ifade etti.
Doç. Dr. İnan, grip aşısının koruyucu önleyici bir aşı olduğunu vurgulayarak, “Gerçekten koruyucu önleyici bir aşımızın olması bugün için büyük bir şanstır.” şeklinde konuştu.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ile Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezinin (CDC) grip aşısını 6 aylık bebeklerin üzerindeki herkese önerdiğini belirten İnan, riskli grupların grip aşısını düzenli olarak yaptırmaları gerektiğini söyledi.
İnan, grip aşısının yan etkileri konusunda bazen spekülatif söylemlerin gündeme geldiğini ancak aşıların hastalığı geçirmekle kıyaslanamayacak kadar daha az riskli olduğunu belirtti. Aşı olmanın özellikle risk grubundaki bireyler için önemli olduğunu vurgulayan İnan, aşı hakkında bilgi almak isteyen kişilerin aile hekimlerine başvurabileceklerini ve risk gruplarına ücretsiz aşı uygulanabileceğini dile getirdi.
İnan, aşının ekim ortası ile sonuna kadar yapılmasının ideal olduğunu belirterek, mevsim boyunca hastalığın devam ettiğini ve ilerleyen dönemde de aşının yapılabileceğini söyledi.
Gribe yakalanmamak için aşının önemli bir koruyucu olduğunu vurgulayan İnan, “Hasta olan kişilerin kalabalıklara karışmaması gerekir. Öksürürken veya hapşırırken bir kağıt mendili kullanması, en azından koluna hapşırması, öksürmesi, mikrobun etrafa saçılmasını engelleyeceği için önemli koruyucu bir nitelik taşıyor.” şeklinde konuştu.
