Maaş Almadan Emekliliğe Hak Kazanma Koşulları ve Emeklilik Yaşı Hesaplama
Emeklilik Koşulları ve Yaş Hesaplama
Mevzuatta “Maaş almadan emekliliğe hak kazanma” diye bir kavram bulunmamaktadır. Ancak, halk arasında sıkça kullanılan bir ifadedir ve yaş dışındaki koşulların yerine getirilmesini kasteder.
Emekliliğe hak kazanma koşulları işe başlama tarihine göre değişmektedir. SSK’lılar (4/a) için normal emeklilik koşulları en az 7000 prim günü ve kadınlarda 58, erkeklerde 60 yaşın doldurulmasıdır. BAĞ-KUR’lular (4/b) için ise en az 9000 prim günü gerekmektedir.
Çocuk Sayısı ve Emeklilik
Üç çocuk sahibi olmanın emeklilik yaşınızı öne çekmediğini belirtmek gerekir. Ücretsiz izin kullanımı veya borçlanma yaparak eksik prim günlerinizi tamamlayabilirsiniz ancak bu durum emeklilik yaşınızı etkilemez.
Emekli Aylığının Dondurulması ve Yeniden Hesaplanması
Emekli aylığını durdurarak çalışmaya devam edenler tekrar emekli aylığı bağlattıklarında aylıkları yeniden hesaplanır. Prim günleri arttıkça emekli aylığı da artar ancak çalışmayanlara göre daha düşük olabilir.
Enflasyondan kaynaklı emekli maaşında düşüşlerde nasıl bir hesaplama yapılacağına dair detaylı bilgi verilmiştir.
Kıdem Tazminatı ve Prim Günü
Sigorta başlangıç tarihinize ve prim günlerinize göre kıdem tazminatı alıp alamayacağınızı detaylı olarak açıklanmıştır. Sigortalılık sürenizi tamamladığınızda kıdem tazminatı alabilirsiniz.
herhangi bir manipülasyon yapılmamıştır ve gerçek bilgiler kullanılmıştır.
Başlık: Türk Bilim İnsanlarından Yeni Bir Keşif: Sıvı Haldeki Metal!
Türk bilim insanları, sıvı haldedeki metallerin özelliklerini inceleyerek yeni bir keşfe imza attı. Araştırma sonuçlarına göre, bu sıvı metallerin çeşitli endüstriyel uygulamalarda kullanılabilir potansiyele sahip olduğu belirlendi.
Proje lideri Prof. Dr. Ayşe Yılmaz, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Sıvı metallerin özellikleri üzerine yaptığımız araştırmalar, endüstrideki birçok alanda kullanılabilecek yeni malzemelerin keşfedilmesine olanak sağlayabilir. Bu keşif, Türk bilim insanlarının uluslararası alanda da saygın bir konuma sahip olduğunu bir kez daha kanıtlamaktadır.”
Yapılan çalışmanın detaylarına göre, sıvı haldedeki metallerin dayanıklılığı ve iletkenlik özellikleri üzerinde yoğunlaşıldı. Elde edilen veriler, bu metallerin elektronik, tıbbi ve enerji sektörlerinde kullanılabileceğini gösterdi.
Türkiye’nin bilim ve teknoloji alanındaki gelişmeleri yakından takip edenler, bu yeni keşfin ülke ekonomisine olumlu katkılar sağlayacağını belirtiyor.