“TÜRKİYE’NİN DURUMUYLA İLGİLİ KAYGI VAR MI?”
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, canlı yayında Bloomberg HT Genel Müdürü Alican Türkoğlu’nun sorularını yanıtladı. Gittiği toplantılarda IMF’nin yanı sıra G20 toplantılarına da katıldıklarını belirten Şimşek, kredi derecelendirme kuruluşlarının tepe yöneticileriyle bir araya geldiklerini ve küresel yatırımcılarla da New York’ta buluştuklarını ifade etti. Washington’a geçtiklerinde ise toplam 60’ın üzerinde toplantı gerçekleştirdiklerini aktaran Bakan Şimşek, küresel yatırım bankalarının konferanslarında konuşma fırsatı bulduklarını dile getirdi.
“HEM İÇERDEKİ HEM DIŞARDAKİ GELİŞMELER REZERVLERE YANSIDI”
Bakan Şimşek, yatırımcıların sorularının 4 ana başlık altında toplandığını belirterek, içerideki siyasi gelişmelere karşı programın dayanıklılığının en önemli öncelikleri olduğunu vurguladı. Küresel belirsizliklerin Türkiye’nin dayanıklılığına yönelik soruları da yanıtlayan Şimşek, dünya ekonomisindeki büyüme belirsizliğine dikkat çekti.
“YENİ GÖRÜŞMELER DE VAR”
Bakan Şimşek, Türkiye’nin ihracatının büyük bir kısmının serbest ticaret anlaşmaları olan ülkelere yapıldığını belirtti. Küresel korumacılığa karşı en büyük ilacın bölgesel entegrasyon olduğunu söyleyen Şimşek, Türkiye’nin bu konuda avantajlı olduğunu ifade etti.
Türkiye’ye uygulanan tarifelerin avantaj sağladığını dile getiren Bakan Şimşek, Türkiye’nin büyüme için dış talebe az bağlı olduğunu ve küresel belirsizliklere karşı göreceli olarak dayanıklı olduğunu belirtti.
“ORTALIK YATIŞTIĞI ZAMAN TÜRKİYE’NİN CİDDİ AVANTAJLARA SAHİP OLDUĞU ORTAYA ÇIKACAK”
Küresel entegrasyonun zayıfladığı dönemde Türkiye’nin bölgesel entegrasyonundaki avantajı vurgulayan Bakan Şimşek, Türkiye’nin yatırım ayağını güçlü şekilde destekleyeceklerini söyledi.
Türkiye’nin içeride ve dışarıda yaşanan gelişmelerin rezervlere yansıdığını belirten Bakan Şimşek, yatırımı destekleyeceklerini ve reform çalışmalarına devam edeceklerini ifade etti.
Yatırımı, ihracatı ve istihdamı destekleyerek büyümedeki yavaşlamaya tepki vereceğiz. Türkiye’nin enflasyon hedefleri konusunda kararlı olduğunu belirten yetkili, “Yukarı çeken faktörler var, aşağı çeken faktörler var. Biz aşağı yönlü faktörlerin daha güçlü olduğu düşüncesindeyiz. Dış talepteki zayıflık ve petrol fiyatlarındaki düşüş dezenflasyonist. Enflasyon hedefleri konusunda kafamızda hiçbir tereddüt yok.” açıklamasında bulundu.
Harcamalarda disiplini güçlü bir şekilde devam ettireceklerini vurgulayan yetkili, “Bütçe konusuna gelecek olursak biz harcama disiplinini güçlü bir şekilde devam ettireceğiz. Harcamalarda frene basmış durumdayız. Bunu daha üretken alanlara nasıl kaydırırız ona bakacağız.” dedi.
Türkiye’nin değer zincirinde önemli bir noktaya geldiğini belirten yetkili, “Türkiye, yetişmiş insan stoku konusunda önemli bir ülke. Her sene üniversitelerimizden 900 bin mezun var. Türkiye’nin altyapısı birçok gelişmekte olan ülkenin altyapısından çok daha gelişmiş. Nereden bakarsanız bakın Türkiye yatırımlar konusunda çok cazip bir ülke.” şeklinde konuştu.
Gümrük vergilerinde Türkiye’nin avantajlı konuma geldiğini ifade eden yetkili, “ABD yüzde 10 gümrük vergisi ile bizi en avantajlı ülkeler seviyesine çekti. Demir çelik tarifesinde de bütün dünya tarifesini yükseltince, Türkiye yeniden avantajlı konuma geldi.” açıklamasında bulundu.
Türkiye’nin yeni ABD yönetimi ile güçlü bir diyaloga sahip olduğunu belirten yetkili, “Yeni ABD yönetimi ile diyaloğumuz her seviyede çok güçlü. Bu iyi ilişkiler sebebiyle bizi en düşük gümrük vergisi konumunda tuttular. Bu muazzam bir avantaj.” dedi. Hane halkımız, ilk defa programa güvenin bir göstergesi olarak bu çıkışa ilgi göstermedi. Rezerv bankacılık sisteminde duruyoruz ve vatandaşın talebi yüzde 7-8 civarında kaldı. Banknot talebi önce yüksekti, şimdi ise tam tersi durum söz konusu. Banknot arzı yüksek ve dezenflasyon sürecinde bir sorun görülmüyor.
“KOŞULLAR TCMB’NİN KURU ÖNEMLİ ÖLÇÜDE YÖNETTİĞİ BİR SÜREÇ GEREKTİRİYOR”
Programa ilişkin soru işaretleri bulunmuyor ve dezenflasyonda sorun gözükmüyor. Koşulların TCMB’nin kuru önemli ölçüde yönettiği bir süreç gerektirdiği belirtiliyor. Rezerv ve kur politikasının TCMB tarafından yönetildiği vurgulanıyor ve enflasyonun düşüşünün devamı için doğru adımlar atıldığı ifade ediliyor.
“KAYIT DIŞILIKLA MÜCADELEDE KARARLIYIZ”
Gelir idaresindeki çalışanlar, kayıt dışılıkla mücadelede büyük bir çaba içerisindeler. Sonuçlar olumlu yönde gelişiyor ve beyanname sayısı 5 milyonu aştı. Hasılat denetimi getirilmiş ve yapay zeka algoritmaları geliştirilmektedir. Ayrıca, kurumlar vergisinde artış beklenmektedir.
“GİB İLE GÖRÜŞECEĞİM, GEREKİRSE KURUMLAR VERGİSİ BEYANNAMESİNİ 1-2 GÜN UZATABİLİRİZ”
Kurumlar vergisi beyannamesinin uzatılması konusunda GİB ile görüşme yapılacağı belirtiliyor. Türkiye’de herkesin kazandığı oranda vergi ödemesi gerektiği vurgulanıyor. Kayıt dışı ekonomiyle mücadele edilerek vergi tabanının genişletilmesi hedefleniyor.
“DÜNYADA KAYIT DIŞININ SIFIR OLDUĞU BİR ÜLKE YOK, ANCAK BİZDE YÜKSEK”
Kayıt dışılıkla mücadelede kararlı bir tutum benimsenmiş ve teknoloji destekli çalışmalar yürütülmektedir. Programda herhangi bir sapma öngörülmediği belirtiliyor ve ekonomideki yapısal dönüşüme odaklanıldığı vurgulanıyor. yapılan değişiklikler ile ilgili detaylar bulunmuyor.
Başlık önerisi: “Türk Haber Editörü: Deneyimimle Haberleri Daha Etkili Hale Getiriyorum”