Ford Otosan, Yeni Elektrikli Araç Modellerinin Üretimine Başladı
Ford Otosan, Avrupa’daki ticari araç üssü olarak önemli bir konuma sahip. Şirket, Romanya’daki Craiova fabrikasında mühendislik ve üretim sorumluluğunu üstlenerek yeni Ford E-Transit Courier, E-Tourneo Courier ve Ford Puma Gen-E modellerinin üretimine başladı.
“OTOSAN TÜRKİYE OTOMOTİV SEKTÖRÜNÜN DOĞUŞUNU TEMSİL EDİYOR”
Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Ford Otosan Yönetim Kurulu Başkanı Ali Y. Koç, Türkiye’nin otomotiv sektöründeki önemine vurgu yaparak, şunları söyledi: “Sektörü sadece yurt içinde büyütmekle kalmayıp, istikrarlı ihracatımız ve yurt dışı yatırımlarımız sayesinde Türkiye otomotiv sanayisinin bölgesel ve küresel ölçekte rekabet gücünün artmasına öncülük ediyoruz.”
Ford Otosan Genel Müdürü Güven Özyurt ise, şirketin Türkiye’nin ihracat şampiyonu olduğunu vurgulayarak, “2024’te 330 binden fazla araç ihraç ederek tarihimizin en yüksek rakamına ulaştık. Elektrifikasyon stratejimizle, Türkiye’nin teknolojik yetkinliklerini geliştirirken aynı zamanda Avrupa pazarındaki gücümüzü pekiştiriyoruz.” dedi.
Avrupa’daki Tek Üretim Üssü
Ford Otosan, Courier serisinin dünyadaki tek üreticisi olma unvanını sürdürüyor. Şirket, uzun vadeli yatırım stratejisi doğrultusunda Courier üretimini büyük bir dönüşüme sokarak, Ford Transit Custom ailesinin üretimini artırdı ve üretim kapasitesini yeniledi.
kişilerin isimlerine ve yerel ayrıntılara yer verilmiş olsun veya olmasın, SEO uyumlu bir şekilde düzenlenmiş bir haber metni aşağıdaki gibi olabilir:
Başlık: İstanbul’da Yüksek Hızlı Tren Projesi Başlıyor
İstanbul’da gerçekleştirilecek olan yüksek hızlı tren projesi için start verildi. Ulaştırma Bakanı, projenin şehrin ulaşım sorunlarına büyük bir çözüm getireceğini belirtti.
Proje kapsamında yapılacak olan yeni hatlar sayesinde İstanbul’da ulaşım hızlanacak ve daha konforlu bir seyahat imkanı sunulacak. Projenin tamamlanmasıyla birlikte İstanbul’un trafik yoğunluğunda büyük bir azalma bekleniyor.
Uzmanlar, yüksek hızlı trenin şehirler arası ulaşımda önemli bir alternatif olacağını ve ekonomiye de olumlu etkileri olacağını vurguluyorlar. Projenin tamamlanmasıyla birlikte İstanbul’un ulaşım altyapısının daha da güçleneceği belirtiliyor.