Sağlık Bakanlığı verilerine göre, dişlerde kırık, yer değiştirme veya diş kaybına neden olan travmatik dental yaralanmalar, ani gelişen sağlık sorunları arasında önemli bir yer tutmaktadır. Bu tür yaralanmalar, tüm yaralanmaların yaklaşık yüzde 5’ini oluşturmaktadır. Okul öncesi çocuklarda bu oranın yüzde 17’ye kadar yükseldiği belirtilmektedir. Her dört çocuktan biri yaşamları boyunca en az bir kez dental travma geçirebilmektedir. Bu durum, dental travmaların dünya genelinde en sık görülen beşinci sağlık sorunu olduğunu göstermektedir.
Düşme, çarpma, spor faaliyetleri ve trafik kazaları, travmatik dental yaralanmaların başlıca nedenleridir. Özellikle otizm, epilepsi, serebral palsi ve görme engeli gibi özel gereksinimleri olan bireylerde bu tür travmalar daha sık görülmektedir. Bu yaralanmalar, estetik, fonksiyonel ve psikolojik sorunlara yol açabilmektedir.
Sağlık Bakanlığı’nın rehberinde, diş travmalarında acil müdahalelerin önemi vurgulanmaktadır. Diş yerinden tamamen çıktığında, kök kısmına dokunulmadan süt içine konularak hızlı bir şekilde diş hekimine ulaştırılmalıdır. Benzer şekilde, dişin bir parçası kırıldığında da kırık parça süt içinde saklanarak diş hekimine götürülmelidir.
Spor yaralanmalarında korunmak için ağız koruyucusu kullanımı önemlidir. Diş yaralanmaları genellikle futbol, basketbol, hokey, boks, güreş, beyzbol, tekvando gibi sporlarda meydana gelmektedir. Ağız koruyucular, diş ve ağız içi yaralanmalarını önlemekte etkili olmaktadır.
Diş travmalarında hızlı müdahale önemlidir çünkü gecikme durumunda diş kaybı kalıcı olabilmektedir. Bu durum, özgüven eksikliği ve sosyal etkileşim sorunlarına neden olabilir. Bu yüzden spor yaparken ağız koruyucusu kullanarak ve doğru müdahaleyle diş kayıplarının önüne geçilebilir.
