İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, tutuklanmasının ardından İBB Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu, Necati Özkan, Merdan Yanardağ ve Melih Geçek hakkında “casusluk” suçundan başlatılan soruşturma devam ediyor.
Soruşturma kapsamında, Yanardağ, savcılığa verdiği ifadesinde, şüpheli Gün’ü S.A. isimli kadının yanında görmesiyle tanıdığını ve S.A.’nın Yeniköy’deki evine ziyaret ettiği zamanlarda görüştüğünü belirtti. Yanardağ, S.A. vefat ettiğinde başsağlığı dilemek amacıyla Yeniköy’deki evinde Gün’ü gördüğünü ve siyasi gündeme dair konuşmalar yaptıklarını ifade etti. Ayrıca, S.A’nın manevi oğlu olduğunu bilmediğini ve Gün’ü iki isimli olarak tanıdığını belirtti.
Yanardağ, S.A. hayattayken TELE1 kanalına yardım amacıyla elden maddi destek sağladığını ancak bu yardımların küçük miktarlar olduğunu ve normal bir şekilde muhasebeleştirildiğini iddia etti. Ayrıca, Hüseyin Gün’ün dönem dönem kanala destek olmak amacıyla kendisine cüzi miktarlarda para verdiğini belirtti.
Yanardağ’ın ifadesinde, “Hüseyin Gün’den bugüne kadar hiçbir ad altında para almadım. Ya ben yanlış hatırlıyorum ya da kendisi yanlış hatırlıyor. Siyasi espiyonaj faaliyeti yürüttüğü ile ilgili hiçbir izlenimim olmadı. Bu konuda hiç şüphelenmedim.” şeklinde beyanları yer aldı.
Yanardağ, Hüseyin Gün ile arasında paylaşamayacağı sırlar olmadığını belirtirken, Gün hakkındaki bilgilere şaşırdığını dile getirdi. Ayrıca, yabancı istihbarat servisi çalışanları ile şirket ortağı olmasına şaşırdığını ve herhangi bir espiyonaj faaliyetine alet olmadığını düşündüğünü söyledi.
Merdan Yanardağ, üzerine atılan suçlamaları reddederek serbest bırakılmasını talep etti.
















